Siyasi, dini görüşleri ve ırki kökenleri, aileleri ve özel hayatları ile ilgili notlar..” yazılı belge, 18 rütbeli Türk Silahlı Kuvvetleri mensubunun “… Örgüt üyesi Murat ÇAĞLAR daha önceki tarihlerde yakalandığında, Kuvayı Milliye Derneğinde kaldığı süre içerisinde dernek yöneticilerinin kendilerine, vatanın elden gittiğini, bir an evvel halkın ayaklandırılması gerektiğini, ayrıca Kuvayi Milliye Derneğinin mevcut orduya alternatif yeni bir ordu kurma yetkisinin olduğunu, mevcut ordunun içinde bölünmeler olduğunu, vatan hainlerinin olduğunu anlattıklarını beyan etmiştir. Ergenekon Terör Örgütünün sivil toplum kuruluşlarındaki bir yapılanması olan Kuvayı Milliye derneğinin illegal yapılanmasında yer alan örgüt üyelerinin bir taraftan Gazeteci Yazar Fehmi KORU ve Orhan PAMUK gibi isimlere suikast yapmak için hazırlıklar yaptıkları görülürken, diğer taraftan da DTP li Diyarbakır Belediye Başkanı Osman BAYDEMİR, DTP Genel Başkanı casinomaxi giris Ahmet TÜRK ve DTP milletvekili Sebahat TUNCEL gibi isimlere suikast hazırlıkları planladıkları da görülmektedir. Ulusal çıkarların gereği olarak Lobi faaliyet yapılanması içinde yer alması uygun görülen Birleşik Komün adı ile kodlanan program içerisinde yer alması planlanan girişim önerileriniz:1.Uluslararası Özel Güvenlik A.Ş.C. K.'nın 54. maddesinde şöyle denmektedir: "Vatan aleyhinde bir cürüm yapan askeri şahıslar hakkında TCK'nın 125.'den 145. maddeye kadar olan maddeleri hükümleri tatbik olunur." Görüleceği üzere, Askeri Ceza Kanunu sadece Türk Ceza Kanunu'na atıfta bulunmakla yetinmiş, bu suçların cezasını göstermemiştir. Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle, askeri suç haline getirilen suçlar olmak üzere üç grupta mütalaa edilen suçlardır. Teşebbüs ile suç tamamlanmış sayılmaktadır. Yukarıda tafsilatlı olarak anlatıldığı üzere ,şüphelilerin, asker veya emekli olduğu dönemlerde TSK’nin müdahalesi için yaptıkları planlar ,uyguladıkları stratejiler ve planların eyleme dönüştürülmesi ile TCK.311ve 312 maddelerinde belirtilen suçların tamamlanmış olduğu sonucuna varılmıştır. Yasada belirtilen suçların maddi unsuru cebir, şiddet ve suçu işlemeye teşebbüs (kalkışma) olduğu anlaşılmaktadır. Halbuki As. C. K.'nın 1. maddesi, "Bu kanunun ölüm, ağır hapis ve hapis cezaları ile cezalandırdığı suçlar askeri cürümlerdir" demek suretiyle, başka kanun tarafından belki aynı cezalarla cezalandırılan, diğer bir ifadeyle cezaları Askeri Ceza Kanunu tarafından gösterilmeyen suçların askeri suç olmadıklarını ifade etmektedir. Bu bağlamda şüphelilere isnat edilen suçlar, sırf askeri suç ve askeri benzeri suç kategorisi içerisinde de değerlendirilmesi mümkün bulunmadığı gibi bu fiillerin askeri bir mahalde yapılmış olması suçu askeri bir suç haline getirmeye yeterli değildir.
Kaldı ki, Ergenekon terör örgütünün yöneticiliğini yapan şüphelilerin, muvazzaf olduğu dönemdeki eylem ve faaliyetlerini, emekli olduktan sonrada devam ettirdikleri, bu dönemde suç delilleri ile birlikte yakalandıkları, bu nedenle eylemlerinin temadi ettiği gözönüne alındığında yargılama merciinin adli yargı olduğunda kuşku bulunmamaktadır. Yedi gün asılı kaldı. Avrupa'da çok kaldı https://www.mduc.org/74891279 oradan etkilendi. Dosyaya konu olayların hemen hemen büyük çoğunluğunun kamuoyunda infial uyandıran ve sivil dünyada gerçekleşen yürütme organına yönelik terör eylemi olduğu , bu fiillerin azmettiricisi ve planlayıcı olan kişilerin general ya da muvazzaf asker olmaları, üniforma taşımaları salt askeri mahal gibi muğlak bir kavrama dayanak yapılarak askeri yargının görevli olduğu sonucunu doğurmayacağı, zira eylemlerin meydana geldiği yerin askeri mahal dışı olduğunda tereddüt bulunmamaktadır.. Sonuç olarak, şüphelilerin TSK’deki görevleri sırasında, askeri müdahaleyi gerçekleştirmek için yaptıkları planlarda zorunlu unsur olarak öngördükleri sivil şahısların ve üniversitelerin sokağa dökülerek, kargaşa ve kaos ortamı meydana getirmek yönündeki hedeflerine ulaşmak için, emekli olmalarına müteakip sivil toplum kuruluşları ile irtibata geçerek, bunların önemli bir kısmının yöneticisi konumuna geçtikleri ve bu oluşumları örgütün amaç ve stratejileri doğrultusunda yönlendirdikleri, böylece yasama ve yürütme organlarının ortadan kaldırılmasına yönelik askeri müdahaleye zemin hazırladıkları anlaşılmıştır.
Demo sweet bonanza
19 nolu sayfada “Sayın yetkililer başlığı altında “Bütün bu sözlerin sivil toplum kuruluşları birliği girişimini halen yöneticileri konumunda bulunan Çağdaş Eğitim Vakfı başkanı Gülseren … Ancak, yukarıda detayı olarak anlatılan darbe planları, bunların uygulamaya konulması aşamasındaki örgüt üyesi sivil şahıslarla olan koordinasyon, yapılan eylem ve faaliyetlerin askeri mahal dışında gerçekleşmesi ve sonuçlarının yine askeri mahal dışında meydana gelecek nitelikte olması hususları gözönüne alındığında, müsnet suçta “askeri mahal” hükmünün uygulanması mümkün görülmemiştir. 3-Bu faaliyetlerin gizlilik içerisinde yürütülmesi gerektiği ve bu nedenle mümkün olduğu kadar kurye kullanılması zarureti belirtilmiştir. “Tampon kullanmakta usta olanlar" bunları becerebilecek deneyime ve güce sahiptir. "Aklı kendisine susup oturmayı emreden” ÖZKÖK ve ABD, AB ve Alon Liel vasıtasıyla İsrail'den aldığı direktiflerle yürüyen bir hükûmete karşı yürüttüğünüz faaliyetlerin bu insanlar eliyle deşifre edileceği aklınıza gelmemiş olabilir.
Şüpheliler Şener Eruygur ve Hurşit Tolon’un ,yöneticisi oldukları Ergenekon terör örgütünün amaç ve stratejisi doğrultusunda gerçekleştirmeyi planladıkları darbeyi, TSK bünyesinde emir ve komuta zinciri altında yapabilmek için, öncelikle dönemin HKK İbrahim Fırtına, KKK Aytaç Yalman ve DKK Özden Örnek ile temasa geçtikleri, bu kişilerin hükûmete muhtıra verilmesi ve darbe yapılması yönündeki kendilerine yakın düşüncelerini değerlendirerek ve onları iktidarda bulunan AKP ‘nin ülkeyi geriye götürdüğünü, Cumhuriyetin en önemli unsuru olan laikliği ortadan kaldıracak uygulamalara gittiklerini, bu amaçla kadrolaştıkları yönündeki örgütün belirlediği söylemleri kullanarak, onları ülkede darbe yapılmasından başka çare yok yönündeki düşünceye ikna ettikleri ve kendilerine engel olacağını bildikleri Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ü istifaya zorlamaya çalıştıkları ve bu amaçla bir araya gelerek stratejiler geliştirdikleri, hatta kendilerinin belirledikleri yöntemleri uygulamaya karşı çıkması halinde Kuvvet Komutanları olarak istifa edeceklerini ve ülkeyi kaosa sürükleyeceklerini belirterek Hilmi Özkök’e istifa etmesi yönünde baskı yaptıkları belirlenmiştir. Söz konusu toplantıda özellikle Hilmi ÖZKÖK’ün istifa ettirilmesinin esas amaç olarak belirlendiği, Hilmi ÖZKÖK istifa ettirildikten sonra Aytaç YALMAN’ın Genelkurmay başkanı olacağı, Kara Kuvvetleri Komutanlığına ise Org Yaşar BÜYÜKANIT yerine, Jandarma Genel Komutanı Mehmet Şener ERUYGUR’un getirilmesi için yoğun çaba harcanacağı, fakat “MAKAM” eleştirilerine meydan vermemek için de Aytaç YALMAN’ın Ağustos ayında görevi bırakması gerektiğinin kararlaştırıldığı anlaşılmıştır.
“Yurt dışı ticari faaliyetler” başlığı altında; “… “Yurt dışından kaynak aktarımı” başlığı altında; “… “Kontrol dairesi” başlığı altında; “… Lobi’nin faaliyetlerinin finansının başlangıç noktasında Ergenekon tarafından karşılanması, sonrasında ise oluşturacağı şirket ve vakıflarla kendi finansını sağlaması gerektiği… Kurulması planlanan güvenlik şirketinin anonim şirket olarak faaliyete geçeceği, kurulacak güvenlik şirketiyle hem gelir elde edileceği, hem de istihbarat verilerinin toplanacağı, gereğinde ise Operasyonel faaliyetler sürdürebileceği… Yayınlanacak olan dergininin ilk bir yılının kendisini kamuoyuna kabul ettirmekle geçeceği, bu sürecin çok önemli olduğu, hiçbir konuda aksaklığa izin verilmemesi, mutlaka zamanında bayilere ulaşması gerektiğinin… Ergenekon tarafından atanacak iki sivilin mutlaka başka kuruluşlarda görevli olanlar arasından seçilmesi gerektiği, böylece gizliliğin korunmuş olacağı… Hıyaneti vataniye kanunun zamanı geldiğinde yürürlüğü konulması için çalışılacaktır.11 Kasım 1938 den bugüne kadar ihanet eden her şahıs kurum ve kuruluş hesap verecektir, vatan mutlaka korunacak, millet daima büyüyerek sonsuza kadar yaşatılacaktır.
Bu dairenin varlığından Ergenekon başkanından başka hiç kimsenin bilgisinin olmaması gerektiği, operasyonlarda yer alması zorunlu olan bu dairede yer alan ajanların ilk görevinin operasyon alanı içinde bulunmak, operasyon esnasında temizleme ve ortadan kaldırma gibi işlemlerde doğabilecek sorunları çözümlemek olacağı, ikinci görevinin ise karşı istihbarat örgütlerinde geçen, yakalanan veya operasyon amacına aykırı hareket eden herhangi bir ajanı öldürmek olduğu… Lobi’nin prensip olarak hiçbir zaman doğrudan doğruya toplumsal eylemler içersinde yer almaması, oluşturacağı sivil toplum kuruluşlarının etkinlik ve eylemler düzenlemesini organize ve kontrol eden güçlü bir mekanizma olarak kalması gerektiği… “Giriş, amaç, kapsam” başlığı altında; Ele alınan konunun Türkiye’nin ulusal çıkarları ile doğrudan ilişkili olduğu, böylesine önemli bir konunun şimdiye kadar göz ardı edilmiş olmasının MİT’in üzerine düşen görev ve sorumluluk alanlarındaki ciddiyeti ile doğrudan ilintili bulunduğundan bahsedilerek “… https://www.samstransitllc.com/casibom-giriş-telegram Sanatçının yaratıcılığının gücü ve insanlar üzerindeki etkisinden istihbaratçıların yararlandığı, ülkede uygulanmak istenilen ideolojik ve siyası amaçlar doğrultusunda sanatçılara eserler yazdırıp pek çok kitap yayınlatıldığı, bu amaçla çeşitli ülkelerle doğrudan istihbarat örgütlerince kurulmuş, yayınevlerinin bulunduğu, bu yöntemle toplumların düşüncelerinin değiştirilerek kendi ideolojileri karşıtı düşüncelerin yok edildiği…
Betebet 90
Diğer yandan Ergenekon’ un Cumhuriyet Gazetesi ve Danıştay Saldırıları eylemleri ile özellikle bu eylem tarihlerinde gündemde olan türban tartışması taraflarını, tartışma zemininden kamplaşmaya çekmeyi, toplumun farklı görüşe sahip kesimlerini birbirlerine ve nihayetinde yönetime karşı silahlı ayaklandırmayı, bu şekilde ülkede kargaşa ortamı oluşturup ordu içerisinden kendilerine destek olacaklarını umdukları kişiler ile yönetimi ele geçirmeyi amaçladıkları anlaşılmaktadır. İstihbarat örgütleri ile uzlaşma sonucu kurulan Medyanın sahiplerinin örgütün bağlı bulunduğu ülkenin ekonomik ve siyasi güç odakları ile ilişkiye geçirildiği ve böylece istenilen doğrultuda yayın yapıldığı, ülkede kültür erozyonu yaratılması için, içi boş, vitrini güzel insanların sanatçı adı altında topluma sunulduğu, bu nedenle insanların da sanatçıya saygı duymadığı… Medyanın en yararlı reklâm aracı olduğu, 20. Yüzyılda güçlü istihbarat örgütlerinin medyadan sonuna değin yaralandıkları, 20. yüzyılın son yıllarında ise kendi medya kuruluşlarını devreye sokarak bunları uluslararası platformda güçlendirdikleri… Gürbüz ÇAPAN’ın Cumhuriyet Gazetesinin ulusal medyanın merkez üssü olarak seçilmesini ve hisselerini parasız olarak devir etmeyi kabul ettiği, yapılan çalışma sonucunda gazetenin %10’unun İlhan SELÇUK’ a, %10’unun halka açılım hissesine, %80 ya da %90 hissenin en az %51’inin örgütün aidiyetine geçmesinin kararlaştırıldığı… Türk çocukların elinden ekmekleri alınıyor Mersinde suç işleyenlerin %90 ı doğulu ve güneydoğuludur.
Free casino games slot machines
Recommended News:
https://www.owenhc.com/64114178 https://globaleducationdrive.org/misli-indir casino bonanza giriş